Parfümüm Buca Sokaklarında Kalır Bir Travestinin İzleri

Kimi insanlar ayak izi bırakır, kimi bir gülüş, ben ise parfümümle iz bırakırım. O yüzden her sabah Buca’nın kaldırımlarına adım atmadan önce aynaya son bir kez bakar, parfümümü sıkarken “bugün de kendim gibi olacağım” derim. Her adımda, her durakta, her bakışta bir parça ben kalırım geride. Kokumla, sesimle, gülüşümle…

Buca’da Yaşamak, Görünür Olmak

İzmir sıcak bir şehir, ama Buca’nın havası başka. Hem sıcak hem çarpıcı. Fakat bir travesti olarak burada yaşamak, bazen topuklu ayakkabılarla diken üstünde yürümeye benziyor. Bir yandan başını çevirip selam veren dost yüzler, bir yandan hâlâ alışamamış gözler. Ama ben varım. Sokağın ortasında, gündüz gözüyle, gecenin ayazında… Parfümüm gibi kalıcıyım artık bu semtte.

Her Köşe Bir Hatıra
Koşuyolu Parkı’nda sabaha karşı kahkaha attığım geceleri bilirim. Ya da Şirinyer’de tanıştığım o güzel ruhları… Her köşe başı bir anı, her duvar bir sırdaş oldu bana. Taksiciyle ettiğim tartışmayı da unutmam, markette bana “abla” diyen küçük çocuğu da. İyi ki geçmişim, bugünüme iz bırakmış. Hepsi beni ben yaptı.

Korkular, Cesaretler ve Biraz Parfüm
Bazen bir bakış taş gibi çarpar insana. O bakışta hem önyargı hem merak hem de biraz korku vardır. Ama alıştım. Eskisi kadar etkilenmiyorum. Çünkü korkunun karşısında hep aynı şeyi yaptım: yürüdüm. Başımı dik tuttum, kokumu saldım geride. Beni sevmesen de, beni anlayamasan da, geçerken hatırlayacaksın. Çünkü ben iz bırakırım. Sadece parfümüm değil, varlığım da kalır ardında.

Bu Yazı Sana
Eğer bu yazıyı okuyorsan ve yolda bir gün bana rastlarsan, sadece selam ver yeter. Bir tebessüm bile yeter bazen hayatta kalmak için. Belki aynı sokakta yürüyoruz, belki farklı dünyalardayız ama unutma; hepimizin tek derdi görünmek, sevilmek ve var olabilmek.

Buca’nın kaldırımları çok şey gördü, çok şey duydu. Ve biliyorum ki, benim hikâyem sadece benim değil. Parfümümle, kahkahamla, yaşadıklarımla… Bu şehirde iz bırakan her travestinin hikâyesi bu.

Söyleşi: Gökhan A. | Katılan: Asya

Sıcak bir bahar akşamında, Buca’nın arka sokaklarından birinde buluştuk Asya’yla. Adımlarını attığı her yere iz bırakan biri o. Parfümü kalıyor, sesi kalıyor, ama en çok da hikâyesi. Sessiz bir kafede kahvelerimizi yudumlarken, o konuştu, ben dinledim. Kayıt cihazı çalışıyordu ama bazı şeyler sadece kalpte kayda geçer.

Gökhan: Seni anlatan bir cümle kur desem, ne derdin?

Asya: “Ben gülümseyerek yürüyen bir direnişim.” Belki kulağa süslü gelir ama gerçekten böyle hissediyorum. Her sabah makyajımı yapıp topuklularımı giydiğimde sadece hazırlanmış olmuyorum, aynı zamanda görünmeye cesaret ediyorum. Buca’da travesti olmak biraz böyle bir şey: Hem var oluyorsun, hem savaş veriyorsun.

Gökhan: Parfüm konusu hep geçiyor senden bahsedilirken. Gerçekten bu kadar özel mi?

Asya: (Gülüyor) Çok! Ben kokularla anı biriktiririm. İnsanlar bir fotoğrafı saklar, ben bir kokuyu. Sokağın köşesindeki çiğ börekçiye her gidişimde aynı parfümü sıkarım mesela. Orasıyla bağ kurar. Parfüm benim imzam gibi. Ve evet, Buca sokaklarında kalıyor.

Gökhan: Sence Buca seni nasıl kabul etti?

Asya: Zor oldu, hâlâ tam olmadı diyebilirim. Kimi zaman markette biri arkamdan “bu ne ya?” diye mırıldanır, ama aynı gün bir başkası yol verirken “abla sen geç” der. İkisi de gerçek. Ben ikisinin ortasında yaşamayı öğrendim. Duygularımı çok incittikleri günler oldu ama zamanla kendime sarılmayı öğrendim.

Gökhan: Hiç taşındığın bir yeri kokunla uğurladın mı?

Asya: Evet… İki yıl önce Şirinyer’de yaşadığım apartmandan ayrılırken bütün daireyi parfümümle vedalaştırdım. Saçma gelebilir ama benim için o bir ritüeldi. Camları açmadım mesela, koksun istedim. Beni orada hatırlasınlar. Giden de kalır bazen, değil mi?

Gökhan: Aşk?

Asya: Ah… Aşk benim için hâlâ çocuk gibi. Kimi zaman gerçek, kimi zaman hayal. Buca sokaklarında bir el aradım yanımda yürüsün diye. Bazen buldum, çoğunlukla kaybettim. Ama hâlâ inanıyorum. Birinin bana “Sen olduğun için sevdim” demesine hâlâ açım. Olur bir gün belki, koku alır gibi hissederim yaklaşırken.

Gökhan: Son olarak, bu şehre, bu hayata bir cümle bırakmak istesen?

Asya: “Ben buradaydım. Sevilmedim bazen ama hep sevmeye devam ettim.”

Asya kafenin kapısından çıkarken ardında sadece kokusunu değil, bana bıraktığı soruları da bıraktı. Ve o sokaktan uzaklaşırken, gerçekten anladım: Bazı insanlar, adını hiç söylemesen de iz bırakır. Parfüm gibi…

You may also like...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir